MUAYENEYE GELİRKEN

Sorununuz acil değilse lütfen hastaneye gelmeden önce doktorunuzdan randevu alınız. Eğer randevusuz başvurursanız, doktorunuz çoğu önceden planlanmış muayene, ameliyat gibi işleri arasında size zaman ayırmakta zorlanabilir. Sıkıştırılmış bir zamanda değerlendirilmek de sizi tatmin etmeyebilir.

Eğer ataklar halinde gelen şikayetler yaşıyorsanız, şikayetinizin nispeten belirgin olduğu dönemde doktora başvurmanız daha verimli olur.

Tetkik yapılmasını gerektirebilecek bir rahatsızlığınız varsa lütfen sabahtan gelin. Randevunuzu öğleden sonraya ya da mesai saatleri sonuna denk getirmeyin. En iyisi bir önceki gece saat 24’ten sonra -oruç tutuyormuş gibi- aç kalarak sabah saatlerinde hastaneye gelin. Sabah alınan bir randevuyla işlerinizin gün içinde bitirilmesi daha kolay olur.

Özellikle bağırsaklarla ilgili şikayetleri olan hastaların muayeneden birkaç saat önce tuvalet ihtiyacını gidermiş olması, mümkünse muayeneye gelmeden önce duş alması kendini daha rahat hissetmesini sağlar.

Kadınların meme dokuları, adet görme dönemi bittikten sonraki hafta en yumuşak kıvamdadır. Bu dönemde meme muayeneyesine gelmeleri teşhis kolaylığı sağlar.

Takip veya teyit gerektiren durumlarda eski tetkiklerin ve filmlerin hastanın yanında bulundurulması iyi olur. Bu gereksiz zahmet ve külfeti önler. Çok sayıda tetkik varsa bunların türlerine ve tarihlerine göre bir sıraya konularak getirilmiş olması bir sonuca varılması için ayrılan zamanın daha verimli kullanılmasını sağlar.

Muayeneye gelirken özellikle rahat soyulup-giyilen giysilerin seçilmesi uygun olur. Çıplaklıktan çekinip korkmanıza gerek yoktur. Çünkü hastalığın-sağlığın ayıbı olmaz. Elbette ilk kez karşılaştığınız bir insanın yanında yarı çıplak olmaktan tedirginlik duyabilirsiniz. Ama karşınızdaki hekimdir. Temel mesleki ilkelerinden biri hastanın mahremiyetine saygıdır. Doktorunuz muhtemelen her gün onlarca yarı çıplak insan görür ve bedenleri üzerinde aradığı sadece hastalık bulgularıdır.